Tire’de Gezilecek Yerler

Ege’de huzurlu bir tatil yapmak isterseniz İzmir’in merkezine 80 kilometre uzaklıkta bulunan Tire aradığınız adres. Hala döneminin tarihi mimari eserlerini görebileceğiniz, doğallığını bozulmadan koruyabilmiş bu ilçe sizlere huzurlu ve keyifli bir tatil yaparken aynı zamanda pek çok tarihi eser, müze ve doğal güzellik görebilme imkanı sunuyor.

Doğa ile iç içe şehrin bütün stresinden uzakta kalabileceğiniz bu yer kendin özgü evleri, sıcakkanlı halkı ve birbirinden lezzetli yemekleri sizleri büyüleyecek. Osmanlı döneminden kalmış olan han ve camileri gezerken doğanın bütün güzelliklerini görebilmeniz mümkün. Tire’nin deniz ile bağlantısı bulunmuyor.

İlçeyi gezmek için 2-3 gün yeterli olacaktır. Ancak daha ayrıntılı bir gezi planı yapmak isteyenler bu süreyi diledikleri kadar uzatabilirler zira ilçe size günlerce hiç sıkılmadan gezebileceğiniz pek çok alan sunuyor. Ünü bütün çevreye yayılmış olan doğal pazarı uğramanız gereken yerlerin başında geliyor.

İlçeye ulaşım için pek çok alternatif bulunuyor. Dilerseniz İzmir Adnan Menderes Havalimanından kiralayacağız bir araçla ilçeye ulaşım sağlayabilirsiniz. Gaziemir ya da İzmir Otogarından otobüslerle gidebileceğiniz gibi tren yolculuğundan hoşlananlar için Basmane Tren Garı’ndan Tire’ye ulaşım sağlayabilirsiniz. Ayrıca belediye otobüsleri ile rahatlıkla ulaşmak mümkün. Geldikten sonra ayrılmak istemeyeceğiniz bu güzel ilçeye gitmek için bu kadar çok seçenek mevcutken gezi rotanıza eklememeniz büyük bir kayıp olacaktır. Nasıl geleceğiniz konusunda gerekli bilgileri verdikten sonra, geçelim Tire’de gezilio görülecek en önemli yerlere ve turistik noktalara

İzmir Tire’de Gezilecek En Güzel Yerler

Tire’de görebileceğiniz birçok güzel tarihi, eğlenceli, alışveriş mekanı ve çok daha fazlası bulunuyor. Tire’de vaktinizi en verimli şekilde geçirebileceğiniz şekilde belirlediğimiz en güzel yerleri sayfamızın devamında bulabilirsiniz.

Tire Pazarı (Açık Hava Pazarı)

Türkiye’nin en büyük açık hava pazarlarından biri olan bu organik pazar neredeyse ilçenin bütün sokaklarına yayılmış durumda. 1700’den fazla tezgahın kurulduğu pazarda arayıp bulamayacağınız hiçbir şey bulunmuyor. Mevsimine göre ot, meyve ve sebzelerin yanı sıra el işi oymalar, iğne oyaları, keçe, urgan ve kanaviçe gibi birçok el emeği ürün tezgahlarda yerini alıyor. Merkezde göreceğiniz çok sayıda mandıra bulunuyor. Burada Tire’nin meşhur yoğurdu ve süt ürünlerini alabilirsiniz.

Çevre ilçelerden pek çok kişinin ziyaret ettiği bu pazar ilçenin tam merkezine kuruluyor. Özel araçların pazarın başladığı alandan itibaren girişi yasak. Tamamen organik ürünlerin satıldığı bu pazar her hafta salı günü kuruluyor. Eğer Tire’ye gitme planı yapıyorsanız mutlaka salı gününü içine alacak şekilde planlamanızı tavsiye diyorum. Zira dillere destan bu pazarı görmeden gitmek üzücü olacaktır.

Derekahve

Dar sokaklardan geçerek bir tepenin üzerinde karşılaşacağınız bu muhteşem yer sizlere doğanın güzelliği içerisinde su ve ördek sesleri eşliğinde muhteşem bir kahvaltı yapabilme imkanı sunuyor. Tire’nin gizli cenneti olarak görülen bu alan usul usul akan şelalesi ile ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Koruk şerbeti gibi yeni lezzetleri tadabileceğiniz bu yer yöre halkı tarafından Hıdırellez Bayramı’nın kutlandığı alan aynı zamanda. Derekahve baharı temsil etmesinin yanı sıra hala Tire’de yaşayan Hıristiyan Rumların mescidi olarak kullanılmaktadır. Hıristiyan inancına göre burada akan su isminin adandığı azizenin gözyaşlarını temsil ediyor. Bu nedenle kutsal kabul ediliyor.

Buradan hemen yakınında bulunan Ayazma’ya çıkabilirsiniz. Ayazma kelime anlamı olarak ise Rum toplumunda görülen bir su kaynağı yada kuyu yanında kurulan küçük kilise anlamına geliyor. Ayazma Derekahve 5. Yüzyılda yapılmış olan ilk ayazma. Mimari olarak insanı etkileyen bu alan I. yüzyılda Meryem Ana’nın yaşadığı baskılardan kaçarak sığındığı alan olmuş ve bu nedenle Meryem Ana’ya adanmıştır. Ayrıca Şemsi Mescid ve Ayazma’nın aynı binada alt alta yapılmış olması Tire’nin bütün dinleri kucaklayan, birliğin sembolü olduğunun en güzel kanıtıdır.

İçerisinde bulunan kafe ve restoranlar ile şehrin karmaşasından uzak bir şekilde bu mesire alanında keyifli vakit geçirebilirsiniz. Özellikle bahar aylarında gezmenizi tavsiye ediyorum. Merkezden kalkan dolmuşlar ile 15 dakikada ulaşabileceğiniz bu cennete özel araçlarınızla ilçe merkezinden yol işaretlerini takip ederek rahatlıkla ulaşabilirsiniz. 

Tire Kent Müzesi

Tire’nin geçmişten günümüze kadar olan tarihi gelişimini anlatan bu müze 1995 yılında Tire Belediye’sinin eski binasının restore edilmesi ile müzeye dönüştürülmüştür. 2014 yılında kapılarını hizmete açan müzeye giriş ücretsizdir. Tire’ye dair merak ettiğiniz her şeyin cevabını bulabileceğiniz müzenin 4 odası bulunmaktadır. Bu odaların içerisinde ilçenin tarihi, kültürü, geleneksel meslekleri, yöreye özgü yemek kültürü gibi pek çok bilgi bulunmaktadır.

Ali Baba Türbesi

Ali Baba Türbesi Tire’nin Boynuyoğun Köyü’ne 6 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Adını almış olduğu Ali Baba 14. yüzyılda Anadolu’da yaşamı olan Bektaşi dergahlarından biridir. Türbe yaklaşık olarak 15 bin m2’lik bir alan üzerinde bulunmaktadır. Türbenin günümüze ulaşan kitabesi bulunmamaktadır.

Türbenin çevresinde birçok Bektaşi mezar bulunmaktadır. Geçmişten günümüze kadar gelmiş olan Ahilik geleneğinin en güzel yansımalarından biri olan ve yüzyıllardır varlığını koruyan bu alan gezinin mutlaka gezilmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır. Türbenin çevresi gerekli düzenlemeler ile piknik alanı haline getirilmiştir. Hem manevi olarak ruhunuzu doyuracak olan bu alan yeşillikler içerisinde keyifli vakit geçirme imkanı sunuyor. 

Tire Müzesi

Birinci Murat döneminde Halil Yahşi Bey tarafından yaptırılan zaviyenin içerisinde bulunan Tire Müzesi iki salon ve bahçeden oluşmaktadır. 1935 yılında açılan arkeoloji ve etnografya müzesi ilçenin tarihini gözler önüne seriyor. Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalan önemli pek çok eseri görebilirsiniz. Osmanlı dönemi gümüş paraları, nakışlı mangırlar, dönemin kıyafetleri, antik dönem eserleri, özel kitabeler ve el işi halılar görebileceğiniz önemli eserlerden.

Müzede en çok görülmesi gereken eser ise siyah kumaş üzerine gümüş bir kitaptan yapılmış olan ve üzerinde ‘Es Sultan Orhan İbni Osman’ yazılı işlemedir. Tire Müzesi bölgenin en önemli yerlerinden biridir. Müzeye ulaşımı şehir içerisinden dolmuşa binerek ya da Ortapark’tan on dakika yürüyerek ağlayabilirsiniz. Müzenin giriş ücreti bulunmuyor. 

Kaplan Köyü

Tire merkeze 5 kilometre uzaklıkta bulunan Kaplan Köyü asırlık ağaçların gölgesine gizlenmiş bir doğa cenneti. Yeşillikler içerisinde bulunan bu muhteşem yer binlerce yıllık çınar, kestane ve ceviz ağaçları arasında huzurlu bir yürüyüş yapmak için ideal. Ayrıca Tire’nin tamamını kuş bakışı görebilirsiniz. Bu yürüyüş sonrası hem dinlenmek hem de yörenin muhteşem lezzetlerini keşfetmek için ünü bütün ülkeye yayılmış olan Kaplan Dağ Restoran sizleri bekliyor.

Ege mutfağının eşsiz lezzetlerini sunan bu mekanın müşterileri en çok yöresel lezzetler olan Tire köftesi ve lor tatlısını tercih ediyorlar. Tire’ye gelen herkesin mutlaka uğradığı restorana gitmeden önce mutlaka rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Kaplan Köyü’ne şehir içi dolmuş gibi ulaşım araçları bulunmuyor. Özel aracınızla kısa bir yolculuktan sonra bölgeye ulaşabilirsiniz.

Halkapınar Köyü

Uzun doğa yürüyüşleri yapmak isteyen ziyaretçiler için en uygun rota kesinlikle Halkapınar Köyü. Zeytin ağaçlarıyla kaplı olan bu alan içerisinde Theos Mozolesi gibi birçok tarihi eser barındırıyor. Köy içerisinde konaklayacak tesis sayısı az olmasına rağmen kamp yapmak isteyen misafirleri için doğa içerisinde birçok seçenek sunuyor. 

Necip Paşa Kütüphanesi

On dokuzuncu yüzyıl Osmanlı mimarisinin izlerini görebileceğimiz bu eser 1827 yılında II. Mahmut döneminin önde gelen devlet adamlarından Gürcü Mehmet Necip Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. İçerisinde geçmiş zamanlardan kalma binlerce eser yerli ve yabancı eser bulunan kütüphane ile ilgili rivayete göre ilçeyi ziyarete gelen Necip Paşa, İbni Melek Medresesi öğrencilerinin ağaç gölgesinde çalıştıklarını görmüştür. Bu nedenle kütüphane yaptırmaya karar vermiştir. İçerisinde yaklaşık 3000 eser bulunan kütüphanenin 671 cilt kitabı deri muhafazaya alınarak ciltlenmiştir. Girişlerin ücretsiz olduğu kütüphane hem mimarisi he de kitap arşivi ile görenleri kendisine hayran bırakıyor.

Kaystros Kaya Mezarları

Tire’nin hemen girişinde bulunan ve varlığı yaklaşık 3000 yıl öncesine dayanan kaya mezarlarının Irmak Tanrısı olan Kaystros’a ait olduğuna inanılmaktadır. Maltepe bölgesinde bulunan kaya mezarlarının aralarında 10 metre bulunmaktadır. Mezarlardan biri diğerine göre daha büyüktür. Hem tarihe hem de doğaya doymak isteyenlerin mutlaka uğramaları gereken adreslerden biri kaya mezarlar.

Theos Mozolesi

Theos Mozolesi Tire’nin Halkapınar Köyü’nde bulunmaktadır. Hala kime ait olduğu net bir şekilde bilinmeyen bu yapının MÖ 246 yılında Selevkos isimli devlete ait olduğu düşünülmektedir. Devletin kralı olan II. Theos tarafından yaptırılmış olduğu düşünülen yapının olduğu bölgede Arkaik zamanından kaldığı düşünülen bir Tümülüs bulunmaktadır. Tarihe ilgi duyan herkesin mutlaka ziyaret etmesi gereken bu bölgeye Tire’nin merkezinden minibüslerle ulaşım sağlayabilirsiniz.

Tahtakale Çarşısı

Tahtakale Çarşısı Bizans Döneminde 8-9. yüzyıllarda inşa edilmiştir. Bedesten semti olarak bilinen Osmanlı döneminde merkez olarak kullanılmıştır. Çarşı 8 kubbeden oluşmaktadır. Bulunduğu şehrin büyün yönlerine açılan 4 kapı bulunmaktadır. 600 yıldır var olan çarşı Tire’nin hemen merkezinde ziyaretçilerini beklemektedir. 

Karakadı Necmettin Camii

    Tire’nin İpekçiler Mahallesi’nde bulunan cami dönemin il Rumeli beyi olan Karakadı Mecdettin tarından inşa ettirilmiştir. Cami altıgen yapı halinde tasarlanmıştır. Timur’un Ankara Savaşı’ndan sonra burada konakladığı ve Cuma namazlarını kıldığı rivayet edilmektedir. Hala orijinal halini koruyan külliye planı içerinde gezebileceğiniz medrese, cami, kütüphane, han ve hamam bulunmaktadır. 

    Yeşil İmaret Zaviyesi – Yahşibey Camii

      Osmanlı Yeşil İmareti ilk dönem Osmanlı mimari yapılarından biridir. 1935-1971 yılları arasında müze olarak kullanılmıştır. Padişah II. Murat’ın kumandanı Halil Yahşi Bey tarafından inşa ettirilmiştir. Günümüzde ise cami olarak kullanılmaktadır. Bursa tipi zaviyelere benzerliği ile dikkat çeken yarım kubbeli yapısı, kullanılmış olan renkli bitkisel motifler ve Türk oymacılığının izlerini görebileceğiniz mimari özellikleri ile her yıl binlerce ziyaretçi tarafından gezilmektedir. Eğer Tire’ye yolunuz düşerse sonradan minare eklenerek cami olarak kullanılmaya başlanmış olan bu yapıyı ziyaret etmeden yolculuğunuzu bitirmemenizi tavsiye ederim. 

        Yalınayak Hamamı

        Padişah II. Murat’ın kumandanı Halil Yahşi Bey tarafından inşa ettirilmiş olan bu hamam bölgenin Osmanlı döneminden kalan yapılarından biri. 2007 yılında restorasyon çalışmaları tamamlanan hamam günümüzde kullanılmaya devam edilmektedir.

        Ali Baba Tekkesi

        Ali Baba Tekkesi, Osmanlı Ahilik geleneğinin önemli merkezlerinden biridir. Bektaşi dergahlarından biri olan bu tekke içerisinde Bektaşi babaların mezarlarını bulundurmaktadır.

        Yoğurtluoğlu Külliyesi

        16. yüzyılda Yoğurtoğlu Mustafa Bey tarafından kurulmuş olan külliye Osmanlı mimarisinin güzelliklerini yansıtan yapılardan biridir. Külliye 2005 yılında restore edilerek ziyarete açılmıştır.

        Toptepe

        Manzarası ile ziyaretçilerini büyüleyen alanlardan biti Toptepe. Dağ eteklerinde, yeşillikler içerisinde bulunan bu alan huzurlu zaman geçirmek istiyorsanız kesinlikle tercih etmeniz gereken alanlardan biri. Burada piknik yapabilir ya da Tire Belediyesi’ne ait Toptepe Aile Gazinosu’nda yemek yiyebilirsiniz. Tire’nin merkezinden dolmuşlarla yarım saatte ulaşabileceğiniz Toptepe’ye kendi aracınızla tabelaları takip ederek rahatlıkla ulaşabilişiniz. 

        Yeni Cami

        Cami Yeniçeri Kethüdası Behram Bey tarafından 1579 yılında yaptırılmıştır. Tire’nin en eski camilerinden biridir. Diğer camilerden farkı ise cami içerisinde bulunan kesme taşlardır. Bu taşlar ilçede bulunan ilk ve tek olma özelliğine sahiptir. Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan bu camide yarım kalmış bir köşe bulunmaktadır. Cami’ye şehir içerisinden binebileceğiniz otobüsler ile ulaşabilirsiniz. Eğer hava güzelse yürümekte bir seçenek. 

        gisela
        Gisela Efe

        Gisela Efe bir turizm gönüllüsüdür. Turizm otelcilik bölümü mezunu olan Gisela, kendi seyahat acentasını işlettikten sonra neredekalinir.com sitesini açarak otel tavsiyeleri paylaşmaya başlamıştır. Yazılı ve dijital basında birçok turizm içeriği ve raporu bulunmaktadır. Bu içerikte sunulan tüm bilgiler ve tavsiyeler benim kendi görüşlerimi içerir.

        Yorum yapın